Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20-Temmuz-2009, 01:43   #1 (permalink)
zumrut_
Zümrüt Üye
 
zumrut_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 08-Haziran-2009
Ad- Soyad: zumrut
Bulunduğu yer: Yurt dışı
Mesajlar: 1.249
Teşekkürleri: 1.215
762 mesajına 2.493 kere teşekkür edildi.
Standart Dünya'nın En İyi Öğretmenini Tanımak İster misiniz?

Bu, çok uzun yıllar önce bir ilkokul ögretmeninin başından geçen bir öyküdür. Öğretmenin adı Bayan Thompson'du. Bayan Thompson 5’inci sınıf öğrencilerinin önünde ayakta durduğu ilk gün onlara bir yalan söyledi. Çoğu öğretmen gibi, onlara baktı ve hepsini aynı derecede sevdiğini söyledi. Bu olanaklı değildi, çünkü orada ilk sırada, sırasına adeta çökmüş gibi oturan küçük bir öğrenci vardı. Adı Teddy Stoddard. Bir önceki yıl, Bayan Thompson, Teddy'yi gözlemlemiş, onun öteki çocuklarla oynamadığını, giysilerinin kirli ve kendinin de hep banyo yapması gereken bir halde olduğunu görmüştü. Teddy mutsuz da olabilirdi. Çalıştığı okulda Bayan Thompson, her öğrencinin geçmişteki kayıtlarını incelemekle de görevlendirilmişti ve Bayan Thomp son Teddy'nin bilgilerini en sona bırakmıştı.
Onun dosyasını incelediğinde Bayan Thompson çünkü birinci sınıf öğretmeni: "Teddy zeki bir çocuk ve her an gülmeye hazır. Ödevlerini düzenli olarak yapıyor ve çok iyi huylu...
Arkadaşları onunla olmaktan mutlu..." diye yazmıştı.
İkinci sınıf öğretmeni: "Mükemmel bir öğrenci, arkadaşları tarafından sevilen, fakat evde annesinin amansız hastalığı onu üzüyor ve sanırım evdeki yaşamı çok zor..." diyordu.
Üçüncü sınıf öğretmeni: "Annesinin ölümü onun için çok zor oldu. Babası ona yeterince ilgi gösteremiyor ve eğer birşeyler yapılmazsa evdeki olumsuz yasam onu etkileyecek" diye yazmıştı. Dördüncü sınıf öğretmenine gelince: "Teddy içine kapanık ve okula hiç ilgi göstermiyor. Hiç arkadaşı yok ve bazen sınıfta uyuyor" demişti.
Şimdi Bayan Thompson sorunu çözmüştü ve kendinden utanıyordu. Öğrenciler ona güzel kağıtlara sarılmıs süslü kurdelelerle paketlenmiş Noel armağanları getirdiğinde kendini daha da kötü hissetti.
Çünkü Teddy'nin armağanı kaba kahverengi bir kese kağıdına beceriksizce sarılmıştı. Bunu öteki öğrencilerinin önünde açmak ona çok acı verdi. Kimileri paketten çıkan, kimi taşları düşmüş ve sahte taşlardan yapılmış bileziği ve üçte biri dolu parfüm sisesini görünce gülmeye başladılar. Fakat öğretmen, bileziğin ne denli zarif olduğunu söyleyerek ve parfümden de birkaç damlayı bileğine damlatarak onların bu gülmelerini bastırdı.
O gün okuldan sonra Teddy öğretmenin yanına gelerek "Bayan Thompson, bugün hep annem gibi koktunuz" dedi. Çocuklar gittikten sonra öğretmen yaklaşık bir saat kadar ağladı. O günden sonra da çocuklara okuma, yazma, matematik öğretmekten öte onları eğitmeye başladı. Teddy'ye özel bir ilgi gösterdi. Onunla çalışırken zekâsının tekrar canlandığını hissetti. Ona cesaret verdikçe çocuk gelişiyordu. Yılın sonuna dek, Teddy sınıfın en çalışkan öğrencilerinden biri olmuştu. Öğretmenin, hepinizi aynı derecede seviyorum yalanına karşın Teddy onun en sevdiği öğrencisi olmuştu.
Bir yıl sonra, kapısının altında bir not buldu. Teddy'dendi. Tüm yaşantısındaki en iyi öğretmenin kendisi olduğunu yazıyordu. Ondan yeni bir not alana dek altı yıl geçti. O notta liseyi bitirdiğini ve sınıfındaki üçüncü en iyi öğrenci olduğunu ve Bayan Thompson'un hâlâ yaşamında gördüğü en iyi öğretmen olduğunu yazıyordu.
Dört yıl sonra, bir mektup daha aldı Teddy'den. O arada zamanın onun için zor olduğunu çünkü üniversitede okuduğunu ve çok iyi dereceyle mezun olmak için çok çaba harcaması gerektiğini yazıyordu. Ve Bayan Thompson hâlâ onun yasamında tanıdığı en iyi öğretmendi.
Daha sonra dört yıl daha geçti ve bir mektup daha geldi. Ve çok iyi bir dereceyle üniversiteden mezun olduğunu ama ilerlemek istediğini yazıyordu. Ve Bayan Thompson hâlâ onun en çok sevdiği öğretmendi. Bu kez mektubun altındaki imza biraz daha uzundu.
"Theodore F. Stoddard Tip Doktoru.” Bu öykü burada bitmedi.
Sonra ilkbaharda bir mektup daha aldı Bayan Thompson. Teddy yaşamının kızıyla tanıştığını ve evleneceğini yazmıştı. Babasının birkaç yıl önce öldüğünü ve Bayan Thompson'un düğünde, damadın anne ve babası için ayrılan yere oturup oturamayacağını soruyordu.
Tabii ki oturabilirdi. Ve tahmin edin ne oldu? Bayan Thompson törene giderken birkaç taşı düşmüş olan o bileziği takti ve tabii ki Noel'de Teddy'nin ona verdiği ve annesi gibi koktuğunu söylediği parfümü de sürmeyi ihmal etmedi. Birbirlerini sevgiyle kucaklarlarken, Teddy onun kulağına "Bana inandığınız için çok teşekkürler, Bayan Thompson” dedi. “Kendimi önemli hissetmemi sağladığınız ve beni böyle değiştirdiğiniz için..."
Bayan Thompson gözünde yaşlarla ona karşılık verdi: "Ben sana teşekkür ederim Teddy” dedi. “Sen yanılıyorsun. Ben sana değil, sen bana öğrettin. Seninle karşılaşıncaya dek ben öğretmenliği bilmiyormuşum!.."



Dünya'nın Öğretmenini Tanımak İster misiniz?


zumrut_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
zumrut_ kullanıcısına teşekkür edenler:
bahriaskin (20-Temmuz-2009)